ihmalin sonuçlarından kanun karşısında sorumlu olmak
Verb
ihmalinin sonuçlarından kanun karşısında sorumlu olmak
Verb
mahkeme kararı sonrası salıverme aynı suça iştirakten birlikte yargılananlardan esas sanığın beraat etmesi
üzerine ikinci sanığın dolaylı beraati
bir alacağı taahhüt eden kişi
kanunen geçerli olmak
Verb
kanunen geçerli olmak
Verb
hukuki ehliyeti haiz olma
dava edilemeyecek borçlar
bir antlaşmayı hukuk çerçevesi içinde almak
Verb
bir antlaşmayı hukuk çerçevesi içine almak
Verb
hukuk kurallarının belirli olaylara uygulanmasında yapılan hata
kanunen miras kalmış gayri menkul mülkiyeti
hukuktan mezun olmak
Verb
sınırla kayıtlı intifa hakkı
sınırla kayıtlı kullanma hakkı
sözle veya yayın yoluyla hakaret suçlarında tahkir kasıt ve niyetine ilişkin kanuni karine
kanunen emredilen bakım yükümlülüğünün ihmali
kanuni ve fiili dayanakları olmak
Verb
kanunen ve fiilen caiz olmak
Verb
kanuna meydan okuyacak şekilde davranmak
Verb
tahkimle aktifleştirilmiş alacaklar
Noun
kanun ve hakkaniyet çerçevesinde
Adverb, Law
kanunun pençesine yakalanmak
Verb
kanunun ağına düşmek
Verb
kanunun pençesine düşmek
Verb
başı kanunla dertte olmak
Verb
bir kanunun geçerli olduğu bölgede yerleşik olmak
bir kanunun geçerli olduğu bölgede ikamet etmek
kanun önünde kendi başına bir insan gibi muamele görmek
Verb
bir mahkemeye başvurmak
Verb
Küçüklerin Korunmasında Makamların Yetkisine ve Uygulanacak Kanuna Dair Sözleşme
Noun, International Law
Velayet Sorumluluğu ve Çocukların Korunması Hakkında Tedbirler Yönünden Yetki, Uygulanacak Hukuk, Tanıma,
Tenfiz ve İşbirliğine Dair Sözleşme
Noun, International Law
Uluslararası Satış Sözleşmelerinde Mülkiyet Hakkının Devrini Belirleyecek Hukuka Dair Sözleşme
Noun, International Law
kanun kuvvetinde kararname
mahkemede davalı sıfatıyla savunmaya çıkmak
Verb
bir antlaşmayı kanunla sağlama bağlamak
Verb
mahkemede tanığı dinlemek
Verb
mahkemede tanığı sorguya çekmek
Verb
meslek olarak hukuku seçmek
Verb
kanun dairesinde
Adverb, Law
kanun yararına
Adverb, Law
kayın-.
The in-laws: bir kimsenin eşinin ailesi:
father-in-law, mother-in-law, brother/sister-in-law
etc.
Noun
hukuki bakımdan yetersizlik
geçerliğini yitirmiş kanun
yürürlükteki hukuk
Noun, Law
Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu
Noun, Law
Sürekli Kamu Görevlerinde Sözleşmeli Personel Çalıştırılması Hakkında Kanun
Proper Name, Law
İktisadi Müesseselerde Mecburi Türkçe Kullanılması Hakkında Kanun
Proper Name, Law
Yabancıların Türkiye'de İkamet ve Seyahatleri Hakkında Kanun
Proper Name, Law
kanunun kaçamak noktaları
Noun
davalı tarafından üçüncü bir kişiye yapılan dava çağrı talebi
bir dava ile ilgili olarak belge sunmak
Verb
kanun yararına bozma
Noun, Law
zapturapt altına almak
Verb
avukat olarak yerleşmek
Verb
bu kanun şimdiki halde uygulanmamakta